5 Mart 2012 Pazartesi

İngilizce Ders (İngilizce Zarflar)


İngilizce Ders (İngilizce Zarflar)


Fiilleri, yani öznenin yaptığı eylemi niteleyen sözcüklere ZARF denir. Bu nedenle, zarflar durum gösteren BE fiiliyle KULLANILMAZLAR. Yer ve zaman gösteren zarflar zaten sözcük anlamıyla belli olur. Hal zarflan ise, çoğu zaman, sıfatların sonuna –ly takısının gelmesiyle oluşturulur.

SIFAT  ZARFSlow  slowly
Guick  quickly
Careful  carefully
Careless carelessly
Hungry  hungrily
Final  finally
Easy  easily

KURALSIZ OLANLAR
Good well
Fast fast
Hard hard
Far far
Near near
Early early
Late late
Loud loud (loudly)

Well sözcüğü zarf olmasına karşın, BE fiiliyle kullanılabilir, "sağlık, hal hatır" sorularına karşılık verirken I am well (İyiyim) denebilir.

Hard sıfat olarak, "sert, zor" anlamına gelir, ama bu anlamda zarf olmaz, yani zarf olan hard "sıkı" ya da "yoğun" anlamına gelir.

I worked hard: Sıkı çalıştım.
It rained hard: Çok yağmur yağdı (yoğun olarak yağdı).

İngilizce’de  hardly sözcüğü, "hemen hemen hiç" anlamına gelir ve sıfat olan hard' ın zarf biçimi olarak kullanılmaz.

I hardly know you: Seni pek tanımıyorum.

(3) “Yakın” anlamına gelen near sözcüğünün zarf biçimi de aynıdır. İngilizce’de nearly sözcüğü ise, "neredeyse, az kalsın" anlamına gelir.

Come near : Yakına gel. (zarf)
I nearly broke it.: Onu az kalsın kırıyordum.

(4) Late sıfatı da zarf olurken biçim değiştirmez. Lately sözcüğü ise başka bir anlamda kullanılır; "son zamanlarda" demektir.

We came late: Geç geldik, (zarf)
I haven't seen him lately: Onu son zamanlarda görmedim.

HAL ZARFLARININ ÜSTÜNLÜK VE EN ÜSTÜNLÜK DERECELERİ

KURALSIZ OLANLAR

Well  Betler Best
Badly  Worse Worst
Near Nearer  Nearest
Far     Farther Farthest
Far  Further Furthest
Fast    Faster Fastest
Hard Harder Hardest
Loud Louder Loudest
Early Earlier Earliest
Late   Later Latest

Yukarıda görülen kuralsızlar dışında, sonuna -ly takısı alarak oluşan tüm zarflar more ve most alarak üstünlük ve en üstünlük derecelerinde kullanılırlar.

ÜSTÜNLÜK DERECESİ

I can drive faster than you (can). (Senden hızlı sürebilirim.)
She types betler than I (do). (Benden iyi daktilo yazar.)

Kıyaslanan öğe eğer ÖZNEL durumdaysa ardından cümlenin zaman özelliğine göre yardımcı fiili gelebilir.
Eğer NESNEL durumdaysa yardımcı fiil gelmez. Kıyaslanan öğe varsa, than kullanmayı unutmayınız.

She cooks berter than me. (Benden iyi yemek pişirir.)
We work harder than them. (Onlardan çok çalışıyoruz.)
I came earlier. (Ben daha erken geldim.)

EN ÜSTÜNLÜK DERECESİ

Zarfların en üstünlük derecesinde de yine the unutulmamalıdır.

She drives the fastest (of ali of us). (Hepimizden) Hızlı sürer.
They came the latest of all. (Herkesten geç geldiler.)
He plays the best of all the others. (Diğerleri içinde en iyi o oynar.)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder